23 Aralık 2017 Cumartesi

FOTOĞRAF HİKAYESİ 30: Umut
Bolgga yazmayalı uzun zaman oldu. Fotoğraf Hikayesi yazmayalı daha uzun zaman oldu. Aslında yazmayı düşündüğüm bir beyhude denemem  de var. Bizim orada kullanılan bir deyim var, elim ermedi diye. Yazmaya fırsatım olmadı anlamında kullandım. Yukarıdaki fotoğrafı, devamlı gittiğim bir park var orada çektim. Parkın müdavimlerinden oldum diyebilirim. Kulağını kesen ressamın (http://www.bicaps.net/vincentten-sevgilerle-loving-vincent-2017-turkce-altyazili-1080p-full-hd-izle/) filmini izlerken bi replik dikkatimi çekmişti; bir insan nasıl çaresiz ve yalnız kalmış ki vahşi bir kargayla yakınlık kurmaya çalışıyor...  Bu mealde bir şeydi. Ben de ağaçlarla konuşmaya başladım iyi mi ? Gerçi Van Gogh kadar cesur ve çaresiz değilim ama parktaki mavi ladinle konuşmasam kendimi eksik hissediyorum. Hatta mavi ladin "1948" adlı hikayeme girecek kadar benden bir parça oldu. Bu fotoğrafta Mavi ladin yok ama yazı dünyamın vaz geçilmez sembollerinden biri olan gül var. Fotoğrafın tamamı bu değil tabii, gülün sesi daha iyi duyulsun diye kırpma düzeltme yapmam gerekiyordu. Kara kışa karşı kırmızı gülün bahar ve umut şarkısı da koyabilirdim bu fotoğrafın adını. Bazen umut bütün şarkıların özeti sanki. Gülün dili hal dili genede mavi ladin çözebilir belki bülbülün dilini...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 FOTOĞRAF HİKAYESİ 35 (yedi iklimde ve bir ortak kitap çalışmasında yayınlanan yazı i.e) 1984’TE ZORBA VE DİL             Bin dokuz yüz do...