8 Şubat 2013 Cuma

Django ve demir yumruklu adam filmlerini izledikten sonra hayal kırıklığımı tivitte yazmıştım. kayıtlara geçmesi açısından burada da söylemeliyim; ilk bir kaç filmde yeni bir efsane yönetmenin ipuçlarını veren tarantino, benim için  harakiri yapan fazla doğu özentili bir batılı. Bunları yazıyorum ya sanmayın sinema eleştirmeni vs yim sadece sinema sever bir seyirciyim. Hatta sinemayı yirminci yüzyılın gördüğü en güzel rüya sanan biriyim. Kendimce iyi filmler izlemeye çalışıyorum. Tamam herkesin tarkovski olması gerekmiyor ama bu kadar erken   bayağı ve sığ olmamalıydı.
Son olarak bu sene köle temalı filmler çeken amarikan pravaganda yönetmenleri abrahamla ödüllendirilecek zannımca. Bu bağlamda Bulut Atlası en beğendiğim. Meydanlarda kan içen bir vampiri perdede bir meleğe dönüştüren zamane çocukları...

3 Şubat 2013 Pazar

o bir derviş...
http://www.edebistan.com/index.php/ibrahimeyibilir/kirmizi-dut/2012/06/


  http://www.edebistan.com/index.php/ibrahimeyibilir/akis/2012/10/


 http://www.tdk.gov.tr/images/20121110.pdf


 http://www.tdk.gov.tr/images/15-%C4%B0brahim%20EY%C4%B0B%C4%B0L%C4%B0R.pdf


 bunlar hikaye...
Bir yanım sanal alemden git derken bir yanım blog aç dedi. Teknolojik mazeretlerimiz oldu trajedilerimize. Umarım kayda değer şeyler yazarım buraya.

 FOTOĞRAF HİKAYESİ 35 (yedi iklimde ve bir ortak kitap çalışmasında yayınlanan yazı i.e) 1984’TE ZORBA VE DİL             Bin dokuz yüz do...